-
1 çene
çene s2) Kinn ntbirinin \çenesini dağıtmak jdm die Fresse polierenbirinin \çenesini kapatmak jdm den Mund stopfen [o das Maul]; ( susturmak) jdn zum Schweigen bringen\çenesini tutamamak den Mund nicht halten können\çenesini tutmak den Mund halten\çeneni tut! halt den Mund!, halt die Klappe!\çene çalmak schwatzen, schwätzen ( südd)\çene yormak in den Wind reden\çenesi durmamak wie ein Wasserfall redenbiriyle birazcık çene çalmak mit jdm einen kleinen Schwatz halten -
2 birazcık
ein wenig [o bisschen]biriyle \birazcık çene çalmak mit jdm einen kleinen Schwatz halten -
3 gır
gır s\gır atmak quatschen\gır geçmek ( çene çalmak) quatschen; ( dikkat etmemek) nicht aufpassen; ( aklı başka yerde olmak) abwesend sein\gır kaynatmak die Zeit verquatschenbirini \gır \gıra almak jdn auf den Arm nehmen, jdn durch den Kakao ziehen
См. также в других словарях:
çene çalmak — gevezelik etmek Komşu kadınlar akşam yemeğinden sonra onun etrafında toplanırlar, geç vakitlere kadar çene çalarlardı. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
çene çalmak — vakit geçirmek için veya konuşarak oyalanmak; zararlı istenmeyen sözleri konuştuğu için beddua etmek … Beypazari ağzindan sözcükler
çene — is., Far. çāne 1) Canlılarda baş bölümünde yer alan, kemik veya kıkırdak ile desteklenen, altlı üstlü dişleri taşıyan ve ağzın kapanıp açılmasını saplayan kasları üzerinde barındıran iki parçaya verilen ad Çenesinin, başının bütün iskeleti… … Çağatay Osmanlı Sözlük
cagırdamak — çene çalmak … Beypazari ağzindan sözcükler
gır geçmek — 1) bol bol konuşmak, çene çalmak 2) dikkat etmemek, aklı başka yerde olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağız — 1. is. Yeni doğurmuş memelilerin ilk sütü 2. is., ğzı, anat. 1) Yüzde, avurtlarla iki çene arasında, ses çıkarmaya, soluk alıp vermeye ve besinleri içine almaya yarayan boşluk 2) Bu boşluğun dudakları çevrelediği bölümü Küçük bir ağız. 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük